Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Almanya'nın Aachen kentinde düzenlenen törende, 1950 yılından bu yana Avrupa’nın birleşmesine katkıda bulunan kişi veya kurumlara verilen Şarlman Ödülünü aldı. Törende yaptığı konuşmada, Avrupa'nın geleceğine ve küresel gelişmelere dair değerlendirmelerde bulundu.
Von der Leyen, konuşmasında Avrupa'nın yeni bir anlayışla hareket etmesi gerektiğini belirtti. “Avrupa’nın kendisi tarafından şekillendirilen ve yönetilen bir Pax Europaea (Avrupa Barışı) anlayışına ihtiyaç var” dedi.
"BİR DÖNÜM NOKTASINDAYIZ"
Von der Leyen, konuşmasının devamında uluslararası düzene ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Bir zamanlar uluslararası düzen diye güvendiğimiz yapı, hızla uluslararası düzensizliğe dönüştü.”
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısını “bir dönüm noktası” olarak tanımlayan Von der Leyen, bu savaşın onlarca yıl süren istikrarı sona erdirdiğini dile getirdi. Avrupa’nın uzun süre NATO ittifakının sağladığı güvenlik rahatlığı içinde yaşadığını vurguladı.
"BARIŞ DÖNEMİ SONA ERDİ"
Von der Leyen, soğuk savaş sonrası döneme atıfta bulunarak şunları söyledi:
“Barışın getirdiği kazanca güvenebileceğimizi düşündük. Ama bu dönem sona erdi. Dünya yeniden imparatorluk hayalleri ve savaşlarıyla şekilleniyor.”
Demokratik toplumların düşmanlarının yeniden silahlandığını ve harekete geçtiğini belirten Von der Leyen, “Bunun en çarpıcı örneği, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’ya yönelik acımasız ve vahşi savaşıdır” dedi.
YENİ DÜZEN VURGUSU: "AVRUPA BU SÜRECİ ŞEKİLLENDİRMELİ"
Von der Leyen, konuşmasında Avrupa Birliği'nin ve üye devletlerin savunma alanındaki harcamalarına da değindi. Yüz milyarlarca euroluk savunma bütçesi kararlarını hatırlatarak, bu adımların Avrupa’yı değişen zamana uyumlu hale getirme çabasının parçası olduğunu ifade etti.
“Zaman değişiyor ve Avrupa da onunla birlikte değişiyor. Bunu barışı savunmak için her şeyi ortaya koymak adına yapıyoruz” şeklinde konuşan Von der Leyen, şu açıklamada bulundu:
“Bu 10 yılda yeni bir uluslararası düzen oluşacak. Bu düzenin Avrupa ve dünya için doğuracağı sonuçları sadece kabullenmek istemiyorsak, onu bizim şekillendirmemiz gerekiyor.”
