Ahmed eş-Şara, düzenlediği basın toplantısında Suriye ve İsrail heyetlerinin yürüttüğü görüşmelerde kaydedilen ilerlemeye dikkat çekti. Şara, “Suriye ve bölgenin çıkarlarına hizmet eden herhangi bir karar veya anlaşmayı kabul etmekten çekinmeyeceğiz” dedi.
Şara, üzerinde çalışılan güvenlik anlaşmasının Golan Tepeleri’nde 1974’te oluşturulan ayrım hattına dayanacağını vurguladı.
İSRAİL ORDUSUNUN GÜNEY SURİYE’DEKİ VARLIĞI
İsrail ordusunun yaklaşık yedi aydır Hermon Dağı’nı ve güney Suriye’de 15 kilometre genişliğinde bir güvenlik bölgesini işgal ettiği, bu bölgede 40 binden fazla Suriyelinin kontrol altında tutulduğu aktarıldı.
İsrail medyası, anlaşmanın İsrail Hava Kuvvetleri’nin bölgede hareket özgürlüğünü korumasını, ancak stratejik silahların –füze ve hava savunma sistemleri dahil– Suriye topraklarına konuşlandırılmamasını öngördüğünü duyurdu.
SÜVEYDA’DA İNSANİ KORİDOR GÜNDEMDE
Görüşmelerde, Süveyda’daki Dürzi toplumu için insani koridor oluşturulması konusu da ele alındı. Anlaşmanın, Suriye’nin Golan Tepeleri’ni silahsızlandırmasını da içermesi planlanıyor.
ABD VE ARAP ÜLKELERİNİN DESTEĞİ
Müzakerelerde ayrıca, İran’ın bölgedeki etkinliğinin azaltılması ve Suriye’nin ABD ile Arap ülkelerinin desteğiyle yeniden inşa edilmesi maddeleri üzerinde duruldu.
PARİS’TE ŞEYBANİ–DERMER GÖRÜŞMESİ
20 Ağustos’ta Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani, Paris’te İsrail Stratejik Planlama Bakanı Ron Dermer ile bir araya gelmişti. ABD’nin arabuluculuğunda gerçekleşen görüşmede, Süveyda’daki gerginliği azaltmak ve Güney Suriye’de istikrarı artırmak için önlemler tartışılmıştı. Ayrıca, Golan Tepeleri’nde 1974 tarihli çatışmasızlık anlaşmasının yeniden yürürlüğe girmesi için mekanizma oluşturulması gerektiği vurgulanmıştı.
ŞARA: “YENİ SURİYE’Yİ HİZBULLAH İLE HESAPLAŞMAK İÇİN KULLANMAK İSTEYENLER VAR”
Ahmed eş-Şara, Lübnan’a ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, “Yeni Suriye’yi Hizbullah ile hesaplaşmak için kullanmak isteyenler var. Ancak yeni hükümet bundan çok uzak” dedi.
Şara, “Lübnan-Suriye ilişkileri için yeni bir tarih yazmayı ve geçmişin mirasından hafızayı kurtarmayı dört gözle bekliyorum. Bizi terörist ve varoluşsal bir tehdit olarak gösterenler var. Biz bunların hiçbiri değiliz” ifadelerini kullandı.
