Michael Moore, 29 Haziran'da ABD'de ilk gösterimi yapılacak olan son filmi Sicko ile Amerikan sağlık sistemi reformu için bir kampanya başlatıyor.
Eski dergi ve gazete redaktörü Michael Moore filmi Sicko ile -bu mesleğin taşıyabileceği ve taşıması gereken en saf anlamıyla- harika bir gazetecilik örneği veriyor. Eğer Amerikan sağlık sisteminin kâbus gibi çöküşü üzerine yapılan bu film eğer bu kadar güçlüyse bunun nedeni Moore'un kararlılığıdır. Aslında Moore sadece, -yüzlerce kez yüzlerce gazete ve televizyonun zaten yapmış olduğu gibi- yolunda gitmeyenleri büyük bir dikkatle sergilemeye gayret etmekle yetinmiyor, sorunun bir çözümü olduğuna da ikna olmuş durumda.
Ünlü eleştirmenler Tom Paine ve Upton Sinclair'ın yaptıkları gibi, Moore da krizi tasvir etmekle kendini tatmin etmiyor. Sorunu çözmeyi de istiyor. Amerikalılara nasıl olacağını ve başka ülkelerde nasıl olduğunu göstererek, tek elden finansmanı yapılan bir sağlık sistemini savunuyor. Sicko'yu öncü film yapan budur. Bu belgeseli en etkili siyasi bildiri haline getiren de budur; çünkü şimdiye kadar Demokratların bu konudaki fikirleri sadece yüzeysel bir iç siyaset tartışmasından besleniyordu. Her ciddi başkan adayının ulusal sağlık sistemi için bir reform planı önereceği kesin. Ancak Moore yeni siyasi projelere gerek olmadığını biliyor: Moore'un filminin hem çok yakıcı hem de son derece mizahî bir şekilde tasvir ettiği bu krizi çözmeye uygun olan plan, zaten kâğıt üzerinde mevcuttur. Söz konusu plan, Temsilciler Meclisi'ne sunuldu ve 74 temsilcinin desteğini aldı.
HR 676 adıyla tanınan bu tedbir, Demokrat Parti Michigan temsilcisinin John Conyers'in önerdiği ulusal sağlık sigortası kanunu tasarısıdır. Bu tasarı 2008 seçimlerinde başkan adayı olmak isteyen Demokrat Parti Ohio temsilcisi Dennis Kucinich'in desteğini aldı. Resmen bu projeye dayanan Michael Moore, bu konuda Kucinich'i sürekli övmekten kaçınmadı. Moore hiçbiri adayı desteklemiyor, ama Demokratların ön seçiminde kilit eyalet olan New Hampshire'da Kucinich'in "gerçek bir reformun % 100 arkasında olduğunu" da açıkladı. Zaten Moore esas adaylardan olan John Edwards ve Barack Obama'nın ileri sürdüğü reformların neden başarılı olmayacağını da açıklamıştı. Moore, hiç sözünü sakınmadan, Demokrat adaylardan Edwards ve Obama'nın açıkladıkları planların idealden uzak olmasının nedeninin belki de sağlık sigortası sektöründeki şirketlere bağlı kişiler ya da siyasi eylem komitelerinden kampanyaları için aldıkları 3 milyon doları aşkın yardım olduğunu söylemektedir.
Moore adayların "ABD'de yaşayan herkesin sahip olması gereken bir insan hakkı" olması gereken, ücretsiz ve genel bir sağlık sistemini savunma ve özel güvenlik şirketlerinin sağlık pazarından çekilmeleri için ne gerekirse yapma sözü veren bir beyannameyi imzalamalarını talep ediyor. Bu beyanname başka şeylerin yanı sıra, adayların sağlık sektöründen gelecek malî yardımı reddetme ya da eğer daha önceden almışlarsa iade etmelerini zorunlu kılmaktadır. Kucinich bu beyannameyi imzalayabilecek durumda. Peki aynı durumun 2008 başkanlık seçimleri için aday olan diğer Demokratlar için de geçerli olabileceğini söyleyebilir miyiz?
Kaynak: Zaman