En son CHP ve onun devletteki yansımasının nasıl simetrisini oluşturduğuna, bu Ortodoks ulusalcılığın benzer bir ulusalcılığı doğurduğuna değinen yazıyı yazdığımda BDP'li bağımsız adayların üstü çizilmemişti. CHP ile doğrudan ilişkisi olmayan devletin bir kurumu adeta seçim sürecini dinamitleyen bir karar almış, çok heyecansız geçecek denilen seçim atmosferi bir anda ülkeyi tedirgin edici bir havaya bürümüştü. En çok iktidar partisini yıpratacak bir kaos ortamının fitili ateşlenmiş oldu. Yapılan açıklamalara, olayın teknik şartlarına bakılacak olursa geri planda bir "devlet aklı"nın devreye girdiği izlenimi ediniliyor. Kısa vadeli stratejilerin, küçük hesapların, ucuz kurnazlıkların aklı.

Kışkırtılmaya hazır bekleyen "derin aklın" simetrisindekiler, masum talepleri daha ucuz hesaplarla kullanma fırsatını kaçırmayacaklardı. Nitekim (yazının kaleme alındığı an itibariyle) Bismil'de kan dökülmesiyle iş daha da alevlendi... Bundan sonra olabilecekler bizatihi olanlardan daha vahim değildir.

Bu olup bitenlerle CHP arasında bir bağlantı kurma çabası zorlama olmaz mı? Elbette CHP ile doğrudan ilişkili değil... Ancak bir yanda değişimin nereye kadar olacağına henüz karar verememiş bir CHP ile Ergenekonlu liste çıkaran CHP'nin zihniyetini çözümlerken, derin aklın kodlarına, şifrelerine bakmak lazım.

Derin aklın kodlarının hala CHP anlayışınca şifrelendiği hatırda tutulacak olursa adeta "uyuyan hücre" gibi mükemmel bir zamanlamayla harekete geçen iradeyi çözümlememiz mümkün olur. Ergenekon sembolizmi düşük iktidar rovanşını, uyuyan hücre metaforu da eylem biçimine, siyaset tarzına gönderme yapar.

Yıkılmış bir imparatorluğun yıkıntıları arasında yaşanan travmadan sonra siyaseten ve zihnen reddi mirasla iktidar olmanın tedirginliği, yılgınlığı, zayıflığı üst üste konulunca her anlamda sağlıksız bir psikolojiyi anlamak mümkün. Bu travmanın inşa ettiği siyaset tarzı kalıcı olunca korkunun getirdiği kuşkuculuk onları küçük dünyalarına sığınmaya itti. Mutlu bir azınlığın tüm korku ve tedirginliklerini her alana taşımaya çalışan bir derin akıl çıktı ortaya.


YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...