Acaba Bulgar silahları taşıyan C-130 tipi üç dev kargo uçağı, 150 bin Amerikan askerinin bilgisi olmaksızın Süleymaniye havaalanına inebilir mi? Kesinlikle hayır. Peki ABD'nin Iraklı Kürtlerin yoğun biçimde silahlanmasını göz ardı etmesi, Irak'ta meydana gelecek yeni güvenlik olaylarına hazırlık anlamına gelir mi? Bu sorunun yanıtı 'belki'.

Niçin 'kesinlikle evet' değil de 'belki'? Çünkü ABD şu ana dek Irak'ın birbiriyle savaşan devletçiklere bölünmesini önlemeye çalıştı. Bölünmeye karşı çıkan Baker-Hamilton raporunda görülen buydu; müstakbel başkan Obama'nın da bu rapora göre hareket etmesi bekleniyor.

Ne var ki, ABD'nin en geç çekileceği tarih olarak 2011'in belirlenmesi sonrası işler değişebilir ve bu raporun yerini yeni başkan yardımcısı Biden'ın da desteklediği öneri alabilir. Buna göre, Irak'ın şu sebeplerden ötürü bölünmesi gerekiyor:
ABD, çekilme sonrası ve hatta çekilme sırasında da güvenlikten sorumlu olmayacak. Güvenlik kontrolü Kürtlerle mezhepçi milisler arasında bölündüğü için, ABD'nin Irak'ın tek veya birçok devlet olarak geleceğini bir iç mesele gibi gördüğünü açıklama genişliği olacak. Parçalanma ABD'nin güvenliğini tehdit etmez. Aksine ABD birlikleri bazı Iraklıların gözünde kurtarıcıya dönüşürse, ABD'nin ulusal güvenliği iyileşebilir bile.

Son olarak, parçalanma bölgesel kriterleri alaşağı edebilir. Özellikle de İran ve Suriye kendilerini Irak'taki iktidar çatışmasına girmek zorunda bulursa... Bu bağlamda, ABD'nin Irak'ta İran ve Suriye'nin rehini olması yerine, bu iki ülke Amerikan çıkarlarının rehini haline geliyor.

Bu yaklaşımlar Kürtleri, çekilme sonrası işler raydan çıkarsa özerklik veya bağımsızlık savaşı için silahlanmaya teşvik etmiş olabilir. Kongre Araştırma Hizmetleri'nin Ortadoğu uzmanlarından Kenneth Katzman, Washington Post'ta aynı ihtimalin altını çiziyordu: "Kuzeyde korkunç bir şiddet patlaması muhtemel. Kürt sorunuyla ilgili hiçbir şey çözülmedi."

Güneyde de ayrılıkçı çağrılar artarken, orta kesimler kuzeyle güney arasında sıkıştı. Bu atmosferde 'masum' olmayan sorular sormak kaçınılmaz. Üç dev uçağın Süleymaniye'den 150 bin ABD askerinin teki tarafından görülmeksizin inip kalkabileceğini doğrulayacak kadar saf değiliz.

(Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Haliç, 27 Kasım 2008)

Kaynak: Radikal