20 Mart’ta, Kahire’de Mısır Cumhurbaşkanı Abdelfettah el-Sisi ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında bir toplantı gerçekleşti. Filistin cephesince sıcak ve dostça bir karşılama olarak nitelenen toplantının sonrasındaki basın açıklaması ise kısa ve özdü.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdelfettah el-Sisi, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve onun rakibi, El Fetih’in eski kıdemli üyesi Muhammed Dahlan arasında bir uzlaşma olmadıkça İsrail ile diplomatik anlamda bir ilerleme sağlamanın imkansız olduğunu düşünüyor.

Kahire’deki toplantıya katılan El Fetih Merkez Komitesi Üyesi Azzam Al-Ahmed’in Safa Filistin Haber Ajansı’na belirttiği kadarıyla, iki lider barış sürecinin ilerlemesini, Arap Ligi’nin ay sonunda yapacağı toplantı için gerekli hazırlıkları ve ABD Devlet Başkanı Donald Trump ile yapacakları toplantıları müzakere ettiler. Sisi, Trump ile Nisan başında görüşecek, Abbas’ın ise Mayıs ortasında Washington’a bir ziyarette bulunması bekleniyor.

Öte yandan, ikili kendilerini sadece barış sürecine ve yeni ABD Başkanı ile yapacakları toplantılara dair görüş alışverişiyle sınırlamadı. El Fetih’in eski kıdemli üyesi Muhammed Dahlan’a (Abbas’ın amansız politik rakibi) yakın bir yetkilinin Al Monitor’a anlattığına göre Sisi, iletişimsiz geçen bir yılın ardından Filistin delegasyonuyla görüşmeyi ancak Abbas-Dahlan uzlaşması meselesinin kendisinin en büyük önceliği olduğunu açıkça bildirdikten sonra kabul etti. Dahlan’a yakın olan bu yetkiliye göre (adının gizli kalması koşuluyla konuştu), Mısır cephesi iki Filistinli lider arasındaki anlaşmazlığı “yol tıkayıcı bir engel” olarak görüyor. Bu sebeple, Kahire ve Filistin yönetimleri arasındaki ilişki ancak bu engelin üstesinden gelindiğinde daha yakın bir hâle gelebilir.

Kahire ve Ramallah arasındaki gerilim, Mısır’ın son aylarda Dahlan’ın sürgününün sonlanıp Batı Şeria’ya dönmesi için girişimlerde bulunmasıyla artmıştı. Abbas bunu kesin olarak reddetmişti. Dahlan, El Fetih’ten ve Batı Şeria’dan 2011 yılında sürgün edildi. Abbas ise Dahlan’ın ve Hamas’ın, Filistin yönetiminin güç merkezlerinde kontrolü ele geçirmesinden korkuyor ve bu odakların, kendisini devirmek amacıyla Batı Şeria’da güç kazanan Dahlan taraftarlarından alacakları desteğin keyfini süreceklerini düşünüyor. 

Mısır ve Filistin yönetimleri arasındaki gerilim, Mısır’ın El Fetih’in kıdemli üyesi Jibril Rajoub’un (Dahlan’ın düşmanı) 27 Şubat’ta ülkeye girişine izin vermemesiyle ise doruk noktasına ulaştı. Bu hadise, Filistin Spor Bakanı olan Rajaoub’un Arap Ligi Genel Sekreterliğince davet edilmiş olmasına rağmen gerçekleşmişti.

Gazze’deki Dahlan yanlısı bir kaynağın Al Monitor’a anlattığına göre Abbas, Kahire’ye davet edilmeden ve Sisi ile görüşmeden önce Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Şükri, Dahlan’a bu bilgiyi iletmişti. 

Kahire’de gerçekleşen toplantıyaysa birçok yetkili katılım gösterdi: İsrail ile müzakereleri yürüten Saeb Erekat, Filistin Genel İstihbarat Servisinin başındaki ve Filistin yönetiminde Abbas’dan sonra en güçlü adam olan Majed Faraj, Filistin’in Kahire Büyükelçisi Cemal el-Shobaki ve El Fetih Merkezi Komite Üyesi Ahmed. 

Dahlan’a yakın olan aynı kaynağa göre, Mısır Cumhurbaşkanı’nın bir uzlaşmaya ulaşma gayretinin arkasında yatan temel sebep, Abbas ve çevresinin İsrail ile gerçekleşecek diplomatik süreçte kendi başlarına bir ilerleme kaydedemeyeceklerine inanması. Abbas kırılgan bir politik durumun içerisinde: Filistin halkından mutlak bir desteğe sahip değil ve 81 yaşında. Sisi, bu sebeple, Filistin Devlet Başkanı’nın gelecekte gerçekleşecek ve Mısır’ın da dahil olacağı müzakerelerdeki zorlukların üstesinden başarıyla gelemeyeceğinden korkuyor. Aynı kaynağa göre, Mısır Cumhurbaşkanı, arkadaşı Dahlan’ı diplomatik süreçte ilerleme kaydedebilecek önemli bir isim olarak görüyor. 

Sisi ve Abbas arasındaki görüşme, Nablus’un yakınlarındaki Balata Mülteci Kampı’nda Dahlan destekçileri ile Filistin güvenlik birimleri arasında bir gün boyunca süren silahlı çatışmaların hemen ertesi gününde gerçekleşti. Bu çatışmalarda bir polis memuru öldürüldü ve bir polis de yaralandı. Nablus’taki bu çatışmalar son birkaç haftadır neredeyse her gece yaşanıyor. Filistin Başbakanı Rami Hamdallah 20 Mart’ta, taraflar arasındaki tansiyonu düşürmek ve daha fazla kan dökülmesini engellemek amacıyla acil bir toplantı gerçekleştirdi. Esas endişe duyulan şey ise bu çatışmaların Batı Şeria’daki diğer mülteci kamplarına sıçraması. Zira Dahlan, oldukça cömert mali yardımlar sağladığı bu kamplarda kendisine verilen büyük desteğin keyfini sürüyor.

Endişeli durumdaki üst düzey Filistinli yetkililerin gözü aylardır Dahlan destekçilerinin üzerinde, çünkü Dahlan’ın destekçileri Batı Şeria’nın her yerinde güç kazanıyor. Al Monitor’a konuşan Filistinli bir kaynağın dediğine göre, birçok Filistinli genç, Abbas’ın “kör politikaları” üzerine yaşanan büyük hayal kırıklığından ötürü Dahlan’ın kampına katılıyor. Yine aynı kaynağın belirttiğine göre, bu gençler, saygı duydukları Dahlan’ın “evine ve halkına” geri dönüp işgalden kurtuluş mücadelesinde onlara yardımcı olmasına izin vermeme konusunda Abbas’ın gösterdiği ısrara öfkeliler.

Mısır’daki güvenlik yetkilileri de Filistin yönetimindeki çatışmaların ve ihtilafların son derece farkındalar. Dahlan’ın Batı Şeria’ya dönüşüne izin vermeyerek bölgede güvenlik kargaşası yarattığı sebebiyle asıl suçlu olarak da Abbas’ı görüyorlar.

Filistinli bir kaynak, “Mısır Cumhurbaşkanı masaya dolu bir tabanca koydu.” diyor ve ekliyor, “Abbas ve Kahire’deki toplantıya katılan diğer Filistin delegasyonu, Sisi’nin İsrail ve Filistin arasında gerçekleşecek herhangi bir diplomatik inisiyatifte aktif rol almak istediğini fark ettiler. Ve Sisi, böyle bir diplomatik inisiyatifin başarı şansını yükseltmek için Filistinlilerin iki düzeyde birlik olmasını arzuluyor: Filistin yönetimindekilerle Dahlan’ın destekçileri arasında ve El Fetih ile Hamas arasında bir uzlaşma.”

Son zamanlarda Hamas ve Mısır bir nebze yakınlaştı. Kahire, Sina’da (DEAŞ) IŞİD’e karşı verdiği savaşta Hamas’ın yardımcı olabileceğini düşünüyor. Dahlan da Mısır ile Hamas yönetimi arasındaki arabuluculukta büyük bir role sahip. Tüm taraflar arasında varılacak bir uzlaşma, uzlaşmaya dâhil olan tüm tarafların çıkarlarını tek bir noktada birleştirebilir ve bundan hem Hamas hem Mısır hem de Dahlan faydalanabilir. Zira Hamas, Gazze blokajına karşı belli geçiş haklarına sahip olmak amacıyla Kahire ile iletişim kanallarını açık tutmak; Mısır, Sina’daki silahlı cihadçı unsurları bozguna uğratmak ve ipleri elinde tutan Dahlan da Abbas karşıtı güçlerle ittifak sağlamak istiyor.

Şimdi bize düşense beklemek ve Filistin Devlet Başkanı’nın, Mısır’ın Abbas-Dahlan uzlaşması girişimine katılıp katılmayacağını görmek. Belli ki Abbas, Batı Şeria’da güç kazanan herkesi huzur bozucu unsur olarak görüyor fakat yine belli ki mevcut durumda Abbas’ın, Mısır’ın desteğinden vazgeçmesi güç. Zira daha önce bahsedildiği gibi, Mısır’ın Trump’ın başlatacağı herhangi bir diplomatik süreçte ciddi bir rol oynaması bekleniyor. Ancak tüm bunlara rağmen, Abbas geçmişte gösterdi ki Dahlan ile yaşadığı husumet kendisini akıllıca olmayan kararlar almaya da sevk edebiliyor.

Kaynak: Shlomi Eldar / Al Monitor

Dünya Bülteni için çeviren: Deniz Baran