2006 yılında PKK'ya yakınlığı bilinen 'Ülkede Özgür Gündem' gazetesi, Fırat Haber Ajansı'na dayanarak dikkat çekici bir anket yayınladı. Türkiye, İran ve Irak'taki kamplarda yaşayıp zaman zaman eylemlere katılan 300 PKK militanı üzerinde yapılan anket, dağa çıkıp da PKK'ya katılanların sosyo-psikolojik profilleri hakkında bilgi veriyordu. Sürekli çatışma ve eylem halinde olan insanların denek olarak kullanılması pek alışık olunan bir şey değil. Ancak her ne amaçla ise, PKK'lılar üzerinre böyle bir araştırma yapılma lüzumu hissedilmiş Onlara yöneltilen ve dinî inançlarını değerlendirmeye yönelik "En beğendiğiniz dinî önder kim?" sorusuna cevap verenlerin büyük bir bölümü (yüzde 34) "Zerdüşt" üzerinde uzlaştığını söylüyordu. Sıralamada Hz. İsa'nın ardından Mani ve son olarak da Hz. Muhammed'in (s.a.) zikredilmesi son derece çarpıcıydı.
Dini hassasiyetleri ve mazbut hayat tarzı itibariyle dikkat çeken Kürt halkı içinden dağa çıkan gençlerin birinci sırada Zerdüşt'ü, ikinci sırada Hz. İsa'yı, üçüncü sırada Mani'ye ve son sırada Hz. Muhammed (s.a.)'I işaret etmesi çok manidardır. Eğer dış dünyaya bir "mesaj" verme amaçlı olarak söz konusu anket çalışması pazırlanmamışsa, başka bir anlamı olması gerekirdi ve elbette üzerinde durmayı hak ederdi.
PKK sonuçta Markist-Leninist ideolojik kimliğini benimsemiş bir örgüt. Hatta büyük oranda Stalinist sayılır. Baas partisi ideolojisi ve kemalist çizgilerin de politik ve ideolojik formasyonu üzerinde bir etkisi var. Ancak örgütün militanlarına verdiği ideolojik eğitimlerde dinî konuların da ele alındığı, üyelerine "İslam dışı" bir dini kimlik verildiği iddia ediliyor. Bu konuyu gündeme getiren Aksiyon Dergisi'ne göre "PKK'nın Zerdüştlük'e ilgisi örgütün ilk kurulduğu günden beri var. Örgüt öteden beri bu inanç biçimini tasvip edip kamplarda bunu mensuplarına benimsetiyor. Ele geçirilen örgüt yayınlarında Zerdüşt dinini anlatan kitapların bulunması da bunu ispat ediyor. Yine güvenlik kuvvetleri tarafından ele geçirilen örgüt militanlarının, bu inancı ideolojik ve psikolojik eğitimler sırasında benimsediklerini itiraf etmeleri, PKK'nın bu inanç sistemini geniş kitlelere dayattığının en iyi örneği oluyordu… Kürtlerin kökeni Medler'e dayanan kadim bir millet olduklarını iddia eden örgüt ideologları, tezlerini güçlendirmek için bir o kadar da köklü bir din bulmanın yollarını arıyor. 'Türklerin Şamanizm'i varsa, Kürtlerin de Zerdüştlük'ü olmalı' tezi örgütün daha ilk metinlerinde bile yer aldı. 1975 yılındaki örgüt içi yazışmalarda bile örgütün bu konuya özel bir önem verdiği görülüyor. 'Türkler Asya'da Şamanizm'e inanıyordu. Tarihleri eski. Kürtlerin de tarihleri Türkler kadar eskidir. Medler ve Zerdüştlük var. Onlar tabiata taparken Kürtler ateşi kutsal saydı' denilerek bir gönderme yapılıyordu. Burada verilmek istenen mesaj, 'Bizim Şamanizmimiz Zerdüştlük, Şamanımız da Zerdüşt'tür' oluyordu". (Aksiyon, 06. 02. 2006; Sayı, 583.)
Pekiyi, bu ne kadar doğru? Başka bir ifadeyle Zerdüştlük Kürt halkının dini bilincinde ne kadar önemli? Kürtler kendilerini Zerdüşt mü, yoksa Müslüman mı sayıyor? PKK'nin dağda veya kendi üyeleri arasında Zerdüştlüğü empoze etmiş olması mümkün, ama bu inanç Kürtler için söz konusu edilebilir mi? Tabii ki bu sorular önemli.
İHH'nın yaptırdığı araştıram, bu konuda da bize önemli ipuçları veriyor.
Ferhat Kentel'le benim danışmanlığını yaptığımız söz konusu araştırmaya göre, bölge insanının dinle ilişkisi geleneksel olarak sürmektedir. Türkiye ortalamasına göre ibadetler seviyesinde dini hayatın bölge insanları arasında yüksek olduğunu söylemek mümkün. Araştırmaya cevap verenlerin yüzde 53,8'i, "bir dine inandığını ve ibadetlerini tümüyle yerine getirdiğini" söylüyor. "İbadetlerin bir kısmını yerine getirenler" yüzde 28,5; az miktarda yerine getirenler yüzde 11,4. "Bir dine inanmakla beraber ibadetlerini hiç yerine getirmeyenler" yüzde 6. Bir dine inanmayanlar yüzde 0,1, agnostik olduğunu beyan edenler de yüzde 0,1.
Söz konusu rakamlar bize neyi anlatıyor? Bu sorunun cevabını bir sonraki yazımızda ele almaya çalışacağız.
NOT: Dünya Bülteni okurlarının ve bütün Müslümanların Kurban Bayramı'nı tebrik eder, hayırlara vesile olmasını dilerim.