ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ay başında, Başkan Barack Obama'nın Mezopotamya'daki 'görev adamı' olarak konumu sağlamlaştırmak için Irak'a habersiz bir ziyarette bulundu. Ziyaret Amerikan askerlerinin kentlerden çekilmesini desteklemeyi amaçlarken, Biden'ın kötüleşmekte olan Erbil-Bağdat ilişkilerine aracılık yapma çabası ülkenin kuzeyinde meydana gelen güçlü kum fırtınalarınca engellendi. Bu fırtınalar, son iki yılda elde edilen kırılgan kazanımları istikrarsızlaştırma ihtimali taşıyan, unutulmuş bir meselenin semptomları. İşgal sonrası Irak'ın hikâyesi büyük ölçüde ceset sayımlarından, 'köşetaşı' olan seçimlerden, işkence skandallarından ve asker sayılarından oluşsa da unutulan bir hikâye var. Bu, Irak devletinin acı verici derecede yavaş ilerleyen yeniden inşasının, kötüleşen çevre koşulları arka planında gerçekleşiyor olması.
İki yıldan uzun süredir devam eden kuraklık, zaten tecrit edilen ve yetersiz kaynak sağlanan tarım sektörüne ciddi darbe vurdu. Irak büyük ölçüde çöllerden oluşan bir ülke; fazla yağmur almıyor ve topraklarının sadece yüzde 13'ü tarıma elverişli. Irak'ta tarım geleneksel olarak petrol sektörünün ardından ikinci en büyük 'işveren'dir; fakat yıllar süren yaptırımları savaşın takip etmesi, merkezi hükümetin Suriye ve Türkiye'nin Fırat ve Dicle üzerinde baraj inşa etmesine karşı koyma becerisinin altını oydu.
Dünya Bankası'nın karşı çıkmasına rağmen, Türkiye kapsamlı baraj inşasını sürdürüyor. Bunun sonucunda Irak'taki nehirlerin debisinin azalması, Irak parlamen-tosunun mayısta, hükümeti komşulardan daha fazla su payı istemeye teşvik eden bir karar çıkar-masına yol açtı. Fakat iç meseleler hâlâ hassas durumdayken Irak devleti komşu-larına etkili baskıda bulunabilecek bir konumda değil.
Irak'tan geçen nehirler üzerine barajlar yapılmasının Fırat ve Dicle havzalarına giren yağmur suyundaki azalma eğilimiyle bileşimi, ülkenin tahıl ambarının nüfusu besleyebilme kapasitesi üzerinde ağır bir etki yaratıyor. Dünya Gıda Programı, Irak'ta şu an yaklaşık 930 bin insanın gıdaya erişiminin güvenli olmadığını, Kamu Dağıtım Sistemi'nin başarısız olması halindeyse 6.4 milyon insanın daha aynı duruma düşeceğini tahmin ediyor. Ülke içindeki mültecilerin yeniden yerleştirilmesi ve Ürdün'le Suriye'deki milyonlarca Iraklı'nın muhtemel dönüşü de, bu kırılgan sistemin üzerine daha fazla yük bindirecektir.
ABD ordusuna 2008'de sosyal bilimler danışmanlığı yapan Adam L. Silverman, nehirlerde akım şiddetinin olmamasının erozyona yol açtığını, bunun da daha fazla çölleşmenin yanı sıra ısı ve kum fırtınalarında artışa neden olduğunu anlatıyor. Reuters haber ajansı, Biden'ın ziyaretini geciktiren kum fırtınalarında birkaç kişinin öldüğünü ve "Hatırladıklarının en kötüsü olan kum fırtınası sonrasında yüzlerce Iraklı'nın tıbbi yardıma ihtiyaç duyduğunu" aktardı. Çölleşme ve kötüleşen kum fırtınaları nüfusu kentlere kaçmak zorunda bırakıyor. Kentleşmenin sonuçlarıysa merkezi hükümetin sınırlı kapasitesi üzerinde daha fazla baskı yaratıyor. Kızılhaç bu ay Bağdat'taki dilenci sayısında gözle görülür bir artış olduğunu açıkladı.

Çevre kirizi Irak'ın yönelimini belirleyecek
Petrol anlaşmalarıyla ilgili son dönemde yapılan konferanslar, Irak'ta çevre için daha da büyük sonuçlar doğurabilecek bir sürecin hızlandığına işaret ediyor. İyi bakım yapılmayan ve düşük kalitedeki petrol altyapısıyla rafineri bacaları şimdiden çevre açısından muazzam sorunlar oluşturuyor. Irak'ın dünyadaki ham petrolün yüzde 9'una ev sahipliği yaptığı tahmin edilirken, üretimi artırma acelesinin ortasında çevresel önlemler gözden kaçabilir. Şiddetin, kuruyan nehirlerin, genişleyen çöllerin ve 'filizlenen' kentlerin arka planında, etrafı kuşatılmış bir Irak'ın yönelimini belirlemekte hayati roller oynayabilecek unutulmuş meseleler yatıyor. (18 Temmuz 2008)

Kaynak: Radikal