Bir ay aradan sonra tekrar Endülüs'teyim. Sevilla'nın Kurtuba'nın sokakları, tarih taşan yapıları arasında geçmişe yolculuktan çok sanki geleceğin ayak izlerini bulduğumu hissediyorum.

Tam bunları düşünürken, elime uzatılan İspanyolca kitabın başlığı sanki içinde bulunduğum durumla örtüşür gibiydi: Moriskoların İzi. Üniversite öğretim üyesi olan Antonio Manuel heyecanlı bir muhalif. İspanyol resmi tarih söylemini sorgulayan entelektüellerin başında geliyor. Endülüs milliyetçiliğine sempatiyle bakan bir aktivist, aynı zamanda. Bask ayrılıkçı terörüyle İspanya'nın nasıl baş ettiğine bakarak model çıkarmaya çalışan zavallı bürokratik aydınlar ne Türkiye'nin dinamiklerinden ne de bu yaklaşımın zaafından haberdar... Milliyetçiliği icat ederek evrensel dışlayıcı bir ideolojiye dönüştüren Batıyı izleyenler çözümü yine orada arıyor. Üstelik de ne kendini ne de Batıyı anlamış olarak... Akim kalmaya mahkum bir heves...

Endülüs milliyetçiliği Türk aydınları tarafından hemen hiç bilinmez. Ne ayrılıkçı milliyetçi teröre karşı İspanyol modelinden ilham almaya kalkışan ve kendi gerçeğine körleşen bürokratik aydınlar ne de Endülüs nostaljisini bugüne taşıma cesaretini gösteremeyen Endülüs sevdalıları...


 

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN