Türk demokrasisi olgunlaşıyor


İktidar mücadelesine tutuşan İslamcılarla laiklerin bağımsız yargının kararlarını kabul etmesi, Türk demokrasisinin nihayet kök saldığına işaret. AKP de artık sadece kendi seçmenine hizmet etmeyi bırakmalı

Anayasa Mahkemesi'nin AKP'yi kapatmayıp para cezasına çarptırma kararı, on yıllarca süren siyasi karmaşanın ardından Türkiye'de gerçek demokrasinin nihayet kök saldığının işareti. İslamcılık-laiklik mücadelesi, 1923'ten bu yana hararetli bir şekilde hüküm sürüyor. Geçmişte ideolojik mücadele silahlı çatışma ve darbelerle veriliyordu, fakat gelinen noktada ihtilaf mahkemede çözüldü. Gerek İslamcı parti gerekse laik muhalefetin, çözüm için yüzlerini bağımsız yargıya çevirmesi, Türkiye'nin demokratik bir toplum olarak olgunluğuna dair gayet iyi bir gösterge.
Başbakan Erdoğan, hukukun üstünlüğünün kendi sürecini izleyip partisinin kaderine yargının karar vermesine imkân tanıyarak bölgenin liderlerine bir örnek oluşturdu. Birçok Ortadoğu ülkesinde, iktidar partisini mahkemeye vermek devletin hışmına uğramak için tek başına yeterlidir. Fakat Erdoğan yargı sürecinin müdahale olmaksızın ilerlemesine izin verdi, üstelik bunu yargının laik eğilimlerini bilmesine karşın yaptı. Karar sonrası yaptığı ilk açıklama da yerindeydi: "Karar Türkiye'de demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü güçlendirecektir."
Katı laik muhalefet için de dava, bu kesimlerin demokrasiye inancına ve bağımsız yargıya duyduğu saygıya dair bir sınav görevi gördü - farklı notlarla geçtikleri bir sınav oldu bu. Laikler, geçmişteki gibi partiyi zorla kovmaya çalışmak yerine, bir yargı darbesi başlatmayı tercih etti. AKP'yi devirmeye yönelik bu girişim başarısız olsa da, laik liderler yargının kararını kabul etmeye gönüllü olduklarının işaretini verdi.
Türkiye, İslamcılarla laikler arasında yıllardır süren iktidar mücadelesinin mahkemelerde ve seçim sandıklarında barış içinde gerçekleştirildiği bir noktaya vardı. İki taraf da son iktidar mücadelesini çözmek için hukukun üstünlüğüne dayandı ve yarışmayı
kazanan ulus oldu. Türk halkı ülkelerinin demokratik niteliklerini dünyaya kanıtlamasından ve tüm bölge için takip edilmesi gereken bir örnek oluşturmasından dolayı gurur duyabilir.
Anayasa Mahkemesi üyeleri iktidar partisinin kapatılmamasına bıçak sırtı bir oy farkıyla hükmetmiş olsa da, AKP'ye yönelik ciddi bir ihtarda bulunmaktan da geri durmadılar ve eğer Türkiye ayaklarını demokrasiye sağlam basmayı sürdürürse, iktidar partisinin ihtara kulak vermesi gerekecek. Mahkeme, ülkedeki siyasi ayrımların sonucu olarak ortaya çıkan ihtilafları başarıyla ve adilane bir biçimde çözebileceğini gösterdi, fakat bu ayrımları ancak siyasetçiler giderebilir. Pekçok Türk, ülkelerini geriye götürme girişimi olarak gördükleri tutumlar karşısında anlaşılabilir bir öfke duyuyor. Türkiye sürekli istikrar ve demokratik gelişme istiyorsa, iktidar partisi nüfusun bu kesiminin hissiyatlarına karşı hassas davranmak durumunda. Seçilmiş yetkililer sıfatıyla AKP'lilerin sadece kendi seçmenlerine değil, bütün vatandaşlara hizmet etme sorumluluğu var.

Kaynak: Radikal