Moskova- Bu oturum için pek çok başlık önerildi. Panelist olarak kalan kısa süre içerisinde modern savaşın esaslı bir unsuru olan bilgi ve anlatının kontrolü hakkında bazı düşüncelerimi serdetmek istiyorum. İsrailliler buna “hasbara” derler. İsrailliler bu sanatın en kabiliyetli uygulayıcıları olduklarından dolayı İbranice kelimeyi kullanmak uygun gibi duruyor. İsrail’in Gazze’deki Filistinlilere karşı son savaşı sadece on gün önce sona erdiğinden dolayı ana fikirlerimi tasvir etmek için örneklerimi o savaştan seçeceğim.
Tafsilata inmeden evvel hasbara ve amaçları hakkında genel bir tanımlama vermek isterim. Hasbara “izah/açıklama” (explanation) olarak tercüme edilir. Hasbara kavramının hakkını vermez bu. Hasbara, ülke içi birliği desteklemek üzere bilgi savaşını devletin stratejik çabalarına bağlar; müttefiklerin desteğini sağlama alır; hasım koalisyonlar örgütleme çabalarını kesintiye uğratır; medyanın, entelijansiyanın ve sosyal ağların meseleleri tanımlama şeklini belirler; siyaseten doğru söylemlerin parametrelerini koyar; eleştirenleri ve savlarını gayri meşrulaştırır; uluslararası müzakerelerin sonuçlarının yorumlanışını ve kavranışını şekillendirir. Hasbara’nın pek çok veçhesi vardır ve dijital çağa çok iyi intibak ettirilmiştir. Kamu-özel ortaklığı vardır; bir bilgi stratejisine devlet liderlik eder, adanmış gönüllüler takip eder. Kapsam ve karmaşıklığı bakımından, büyük strateji, kampanya planları karşısında ne ise hasbara da tek boyutlu kamu diplomasisi karşısında o’dur.
Hasbara’nın ajitasyon propagandası ve sansür gibi önceki propaganda kavramlarıyla ilişkisi vardır. Onlar gibi hasbara da tek taraflı savlarla, önyargılarla ve duygusal söylemle bir dava veya duruşa dair algıları manipüle ederek kognisyonu/idrâki ve davranışı etkilemeye ayarlıdır. Ancak hasbara, atalarının aksine, sırf söz konusu ulusal imajları parlatma veya karartmaya yahut tezine uygun bilgi sağlamaya bakmaz. İç-dış medyada ve kitlede siyaseten doğruculuk kanunları telkin eder böylelikle onlarda oto sansürü teşvik eder. Siyaseten kabul edilemez görüşlerle, birey ve gruplarla ilişkilendirilmiş bilgi üzerinde kitlenin düşünme istekliliğini azaltmaya ve sosyal ağlarda ters bilginin dolaşımını durdurmaya çaba harcar.
Geçmişte devletlerin iç ve dış kamuoyu kanaatini şekillendirme çabaları ikna edici bilgi üretimine ve çelişen bilginin akışını azaltmaya ayarlı sansür, parazit yapma ve diğer tekniklerle kitlenin çelişen bilgiye erişimini engellemeye bağlıydı. Hasbara ise bunun aksine, açık bir fikir pazarında bilginin serbestçe aktığını varsayar. Burada, seçici dinlemeyi teşvik eder. Amaç, bilgi talebini azaltmaktır akışını değil. Hasbara, yeni bilgi teknolojileri üzerinden bilgiye erişimi engelleme çabalarını ihtiva ediyorsa da kitlenin bilgiye açıklığını azaltmaya odaklanır. Anlatının kontrolünü etkili bir silah olarak tanır. Anlatı, söylemin unsurudur. Bağlamı tanımlar. Başarıyla uygulandığında, bilişsel filtre sağlar. Anlatılar olayları bağlama ve yorumlama için kapsamlı bir çerçeve sunar. Uygunluk ve aforoz için temel hatları çizerek sürü psikolojisinin/grup düşüncesinin doğruluğunu ispatlar.
Siyasette, algı gerçekliktir. Anlatılar bazı algıları meşrulaştırırken bazılarını gayri meşrulaştırır. Bilgi ve bilgi kaynakları üzerinde lehte veya aşağılayıcı etiketler dayatarak şablonları güçlendirmek için anlatılardan yararlanılabilir. Böylesi etiketler, bilginin alıcısını bazı şeyleri muteber olarak kabul etmeye, bazılarına güvenmemeye; bazı başkalarını lekeli ve mantıksız bulup kabul edilmemeleri ve göz ardı edilmeleri gerektiğine hazırlar. (Tesadüf değildir, anlatılara bağlılık, istihbarat başarısızlıklarının - bir şeylerin yerleşik referans çerçevesinin dışında vuku bulmakta olduğun belirtilerini kabul edememek hatta üzerinde düşünmemek - genel sebebidir.)
Gazze’deki son savaşın da tasvir ettiği üzere modern devlet, anlatı oluşturmak ve onu beslemek için çok çeşitli araçlara sahiptir. İsrail savaşı Twitter’da ilan etti. Sonra İsrail kontrolündeki veya güdümündeki kaynaklar, şartlandırılmış tv programcıları ve gazetecilerin meydan okumadığı konuşma konularıyla Amerikan medyasını doyurmaya başladı. Medyadaki ajitasyon propagandası, yanlış bilgilendirme ve propaganda gibi geleneksel tekniklere ek olarak İsrail’deki hasbara aygıtı Facebook, Twitter ve YouTube gibi iletişim kanallarını yoğun bir şekilde kullandı. Kitleyi, davasına uygun bilgilere boğdu ve tezine aykırı bilgileri ezdi. Dikkatli bir acil durum planı ve hazırlığını yansıtmıştır bu.
Kamuoyu kanaati gitgide sosyal medya tarafından şekillendiriliyor. İsrail devleti, sivil hükümeti ve askeri birimleri bundan istifade edecek şekilde örgütledi; sahte kimliklere ithaf edilmiş web siteleri, sosyal medya hesapları ve mesajlar da bunlara dâhildir. İnternet kullanıcılarına hangi bilginin sunulacağını kontrol eden tarayıcı işlevlerini, arama motorlarının algoritmalarını ve diğer otomatik mekanizmaları nasıl manipüle edeceğini öğrendi. Bu manipülasyon, aramalar sırasında bazı yorum ve bilgilerin görünmesini ya da görünmemesini garantiye alabilir. Kendi lehindeki yeni verilerden ziyade eleştirel kaynaklara veya analizlere ait eski materyallere daha fazla ehemmiyet verebilir. Bir başlıkla ilgili aramalarda yalnızca olumlu veya olumsuz yorum ve bilginin bulunmasını sağlayabilir.
İsrail, mesajlarını kuvvetlendirmek, kendi savarlıyla, gerçekleriyle, uydurmalarıyla çelişen sözleri tekzip etmek ve gözden düşürmek, böylesi sözleri söyleyenlerin ahlâki itibarına dil uzatmak için Amerika gibi bazı ülkelerde “beşinci kol” eylemcilere, sempatizanlara bel bağlayabilir. İsrail bunun propagandada özel-kamu ortaklığı adına yarattığı imkânları zekice kullanmaktadır. Konuyla ilgisi olan bir örnektir, Jewish Agency for Israel, İsrail’i ve politikalarının savunan dünyadaki öğrencilerin kullanması için online bir “Hasbara Kılavuzu” hazırlamıştır.
“Hasbara Kılavuzu” pek çok propaganda ve yanıltıcı söylem tekniğini açıklamaktadır. Belirli savları ve karşı savları sayıp dökmekte; müdaafa ve çürütme hakkında genel bir eğitim vermektedir. Etiketleme veya “alay etmek için isim takmanın”, bir kimseyi veya bir fikri olumsuz bir sembole bağlamanın önemini vurgulamaktadır. Kılavuz, kendisini geniş bir bağlama oturtmaktadır. İsrail’i eleştirenleri veya olayları resmi İsrail anlatısından saparak açıklayanları anti-semitik veya kendinden nefret eden Yahudi diye etiketleyip karalamak gibi ahlaksız çabalarıyla meşhur bir örgüt olan CAMERA’nın – the Committee for Accuracy in Middle East Reporting in America – çıkardığı işi övmektedir. CAMERA’nın aylık ücretsiz bir dergi yayınladığını, Amerika’daki öğrenciler için güncel hasbara materyalleri sunduğunu da kaydetmektedir. İsrail yandaşı sayısız düşünce kuruluşu ve İsrail’deki çok sayıda web sitesi de benzer kılavuzlar yayınlamaktadırlar.
İlave olarak, birçok Amerikalı haham, İsrail’i savunmak için cemaatlerini toplamayı görev addetmektedirler. Gazze saldırısı başladığında bir haham New Yorklu cemaatine “iyice bilgilenip İsrail’in davasını açıkça ve ikna edici şekilde ifade edebilmeniz önemlidir…eğri yazılı basında çıkmış dengesiz ve haksız hiçbir makale, başyazı veya elektornik habere göz yumulamaz….âdet üzere İsrail karşıtlığı yapan medya organlarına, yazıları ve resimleri bizim bildiğimizin dışında bir tasvir yaptığında, mektup ve e-posta yağdırılmalıdır. Sağlık klüplerinde özellikle tatil partilerinde ve toplantılarında yapılan sohbetler yılın bu zamanlarında çok yaygın…bizi bekleyen zorlu görevler bunlar. Bilgilenin, haberdar olun ve sesinizin duyulmasını sağlayın.”
Diğer ülkeler, İsrail’in sahip olduğu dini liderler ağından ve İsrail’in duruşu hakkında müdaafilerinin beynini yıkamaya ve muhalifleri boğma akınları düzenlemeye adanmış çalışma oturumlarından yoksunlar. Yurtdışındaki azimli bir dini cemaatin bir devletin aynı fikirde olmadığı kimseleri susturmak için “flash mob” saldırıları düzenlemesi ille de gerekli değil. Bu tür kampanyaları dünyanın diğer yarısından örgütlemek için çeşitli telekominikasyon ve sosyal medya teknikleri var artık.
İsrail, Gazze saldırısı sırasında, kendisini mantıksızca nefret dolu Arap saldırılarının masum kurbanı olarak tasvir etmeye uğraştı. En azından ABD’de, bu çabası oldukça başarılı oldu. Savaşa yol açan tırmanmayı İsrail başlatmıştı; İsrail, Gazze’ye Gazzelilerin İsrail’e fırlattığından bin kat daha fazla cephane boşaltmıştı; dünyanın en ileri hava kuvvetlerine sahip olan İsrail’in karşısında hava savunması olmayan bir düşmana karşı sofistike bir savunma sergiliyordu; Gazzelilerin öldürdüğü İsraillilerin sayısından 32 kat daha fazla sayıda Gazzeliyi öldürmüştü ve tüm bunlara rağmen çoğu Amerikalı meseleyi İsrail’in kendisini roket saldırılarına karşı savunma hakkı olarak aldı. Gazze’nin bu son çatışmanın patlak vermesinden önce sekiz yıldır İsrail ablukası altında olduğundan kimse bahsetmedi.
Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi İsrail ve Gazze’deki Hamas makamları arasında ateşkese aracılık eder etmez İsrail hasbaracıları Gazze savaşını daha önce bahsedilmemiş (ve tamamen kurgusal) İran bağlantıları bakımından yeni bir biçime soktular ki hasbaranın daha önceden şeytanlaştırdığı bir ülkedir İran. Barış anlaşmalarının yürürlüğe konulmasının bir savaşın ardından başka bir savaş teşkil ettiğine dikkat edin; ateşkeste çeşitli belirsizliklerin İsrail lehine çözümlenmesi için sessiz bir kampanya da başlattılar.
İsrail küçük bir ülkedir, düşmanlarla çevrilidir ve ABD’nin sürekli yardımına ve askeri desteğine bağımlıdır. Ancak bir kimse İsrail politikalarının hikmetini veya bunun yokluğunu değerlendirmeye tâbi tuttuğunda bilgi savaşının ve bu savaşın nasıl yürütüleceğine dair yeni kavramlar geliştirmenin önemini anlama yolunu İsrail’in açmış olması bu bağlamda hiç şaşırtıcı gelmeyecektir. İsrail yolu açtı; diğerlerinin de peşinden gideceği beklenebilir.
Aiskhulos “savaşta, ilk kayıp hakikattir” demişti. Eğer hakikat hem şekillendirilebiliyorsa ve hem de savaşın yeniden yontulmuş ve dijitalleştirilirmiş tam bir katılımcısı olursa? Modern savaşta, bilgi muhitinin kontrolü, muharebe meydanının kontrolü kadar önemli olabilir. İsrail’in hasbara mefhumu, bunun dijital çağda bunun nasıl yapılabileceğine dair bir model sunmaktadır. Üstünde durmaya değer.
Kaynak: Council on Foreign and Defense Policy jübile toplantısı konuşması.
Dünya Bülteni için çeviren: M.Alpaslan Balcı