Ayetullah Ali Hamaney, Muharrem ayının onuncu gecesi olan Aşura Gecesi’nde, başkent Tahran’daki İmam Humeyni Hüseyniyesi'nde düzenlenen matem merasimine katıldı. Bu katılım, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının sona ermesinden sonra Hamaney’in ilk defa halk önüne çıkışı olarak kayda geçti.
SUİKAST AÇIKLAMASI SONRASI İLK GÖRÜNÜŞ
İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, 25 Haziran’da sona eren 12 günlük saldırının ardından yaptığı açıklamada, İsrail hükümetinin Ayetullah Hamaney’e yönelik bir suikast planladığını ancak "uygun bir operasyonel fırsat oluşmadığı için" planın uygulanmadığını duyurmuştu.
Bu açıklama, bölge ülkeleri başta olmak üzere birçok siyasi ve dini otorite tarafından kınandı. Suikast iması, İran içinde ve dışında geniş yankı buldu.
DİN ADAMLARINDAN FETVA: “İSLAM’A KARŞI SAVAŞ”
İran’da üç önemli Şii din adamı, İsrail ve ABD yetkililerinin suikast imalarına karşı ortak bir fetva yayımladı. Bu fetvada, Hamaney’e yönelik herhangi bir saldırının “İslam’a karşı savaş” anlamına geleceği belirtildi.
Cuma İmamı Ayetullah Ahmed Hatemi, yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun “dini hükümlere göre idamı hak ettiğini” söyledi.
Aynı şekilde İranlı din adamları da bu iki lider hakkında idam fetvası verdiklerini ilan etti.
ULUSLARARASI TEPKİLER SÜRÜYOR
Ayetullah Hamaney’e yönelik tehditler, sadece İran içinde değil, uluslararası dini çevreler ve bazı siyasi figürler tarafından da tepkiyle karşılandı. Suikast planına dair açıklamalar, farklı ülkelerdeki dini otoritelerce de kınandı.
GÜVENLİK GÖZETİMİNDE HALKLA BULUŞMA
Hamaney’in Aşura gecesindeki matem merasimine katılımı, geniş güvenlik önlemleri altında gerçekleşti. Etkinlik boyunca herhangi bir güvenlik sorunu yaşanmadı. İran basını, Hamaney’in kamuoyuna verdiği mesajın, hem iç kamuoyuna hem de dış dünyaya yönelik bir irade göstergesi olduğunu yazdı.